Likya Uygarlığının Kutsal Bölgesi Letoon Antik Kenti

Türkiye'nin en ünlü tatil beldelerinin bulunduğu Muğla, tarihi mekanlara da ev sahipliği yapıyor. 1988 yılından beri UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan Letoon Antik Kenti, tarih ve kültür tutkunlarını davet ediyor. Likya Uygarlığı'na yolculuk yapmanızı sağlayan bu kentten etkileyici bilgiler ile dönebilirsiniz. Doğanın ortasında kurulu olan Letoon Antik Kenti, eski yerleşim izleri ile gezginlerin keşif noktası haline gelmiştir. Şehir, Türkiye'nin en uzun yürüyüş rotasında yer alıyor. Estetik görünümü, Likya Uygarlığı için önemi ve günümüz turizmi açısından etkileyiciliğini koruyor.

Likya Uygarlığı'nın Kutsallığını Koruyan Letoon Antik Kenti Nerede?

En önemli turistik şehirlerin başında gelen Muğla'ya bağlı Fethiye ve Kaş karayolu üzerinde yer alan Letoon Antik Şehri, Kumluova Köyü sınırları içerisinde konumlanıyor. Kınık yol ayrımından 4 km sonra ulaşabileceğiniz bu tarihi alanı, Xanthos Antik Şehri ile birlikte ziyaret edebilirsiniz. Bu lokasyon tarih dolu bir gün geçirmenizi sağlar. Antalya'dan Dalaman Çayı'na kadar yayılan küçük şehirlere sahip olan Likya Uygarlığı, Anadolu'da önemli izler bırakmıştır. Kumluova mevkinden otobüs ve dolmuşla ulaşabilirsiniz. Letoon Antik Kenti'nin giriş ücreti her yıl değişmekle birlikte Müze Kart ile ücretsiz giriş yapabilirsiniz. Yaz döneminde 08.00 ile 19.00, kış aylarında ise 08.30 ile 17.30 saatleri arasında her gün ziyaret edilmektedir.

Efsanevi Letoon Antik Kentinin Tarihi Ve Hikâyesi

Letoon Antik Kenti ile ilgili efsanevi bir rivayet bulunuyor. Hikâye, baş tanrı Zeus'un titan sevgilisi Leto hamile kalıyor. Bu duruma sinirlenen Hera'dan kaçan Leto, Delos Adası'nın Kynthos Dağı'na gelerek Apollo ve Artemis'i doğuruyor. İki bebeği ile adayı terk eden Leto, Likya'ya sığınmak zorunda kalıyor. Çocuklarını buradaki su kaynağında yıkarken köylülerin engellerine takılıyor. Sinirden onları kurbağaya çeviriyor. Bu su kaynağının etrafında Elyana isimli su perilerine adanan bir sunak bulunuyor.

Letoon Antik Kenti hikâyesi ve tarihi ile yerli ve yabancı turistlerin odak noktası haline geliyor. M.Ö. 7. yüzyıla dayanan ilk yerleşim izleri, Tanrıça Leto'yu onurlandırmak için inşa edildiğini gösteriyor. Likya Birliği'ne ait 23 kentten biri olan bu şehir, en önemli merkezleri arasında yer alıyor. Dini bir merkez konumunda olan Letoon Antik Kenti, hristiyanlığın yayılmasıyla önemini kaybetmeye başlıyor. Din adamı ve kamu görevlilerinin yaşadığı merkez, su kültü olarak önemini koruyor. Persler, karyalılar, eski yunanlıların egemenliğine giren bölge, türklerin yaşadığı dönemde dahi ihtiyacı olanların şifa aradığı bir yer olmuştur.

Din ve Politikanın Merkezi Olan Letoon Antik Kenti'nde Neler Var?

Önemli bir ören yeri olan şehir, geniş bir alana yayılıyor. Fethiye'deki Letoon Antik Kenti, dönemin anlamını pekiştiren yapıları ile ön plana çıkıyor. Görebileceğiniz tarihi alanlardan bazıları;

• Alana giriş yaptığınızda, sizi karşılayan 7800 kişilik Letoon tiyatrosu M.Ö. 2. yüzyılda inşa edilmiştir.
• Tapınaklara doğru yürürken sol tarafınızda bulunan teras duvarları, iki sıra halinde yapılmıştır.
• Sağ tarafta bulunan kısmen sularla kaplı Portikoların tarihi M.Ö. 8. yüzyıla kadar uzanıyor.
• Kutsal alan olarak isimlendirilen bölge temenos, tapınak ve su kaynağının bulunduğu alandır.
• M.Ö. 2. yüzyılda inşa edilen Apollon Tapınağı, kendisinden 200 yıl daha eski başka bir tarihi kalıntının üzerinde yer alıyor.
• Artemis Tapınağı, 3 tapınağın ortasında ve en küçüğüdür. M.Ö. 4. yüzyılda inşa edildiği biliniyor.
• M.Ö. 400 ile 380 yılları arasında yapılan Leto Tapınağı, ihtişamını gözler önüne seriyor.
• Aramice, Likçe ve Grekçe olarak yazılan 3 Dilli Yazıt, M.Ö. 358 yılında hazırlatılmıştır. Günümüzde, Fethiye Müzesi'nde sergileniyor.
• Kutsal kaynağın üzerinde bulunan manastırın bir parçası olan Bizans Kilisesi ise M.S. 8. yüzyılda inşa edilmiştir.

Letoon Antik Kentini ziyaret etmek, tarihi bir yolculuğa çıkmak için Villa Reyonu ile tanışabilirsiniz. Rotanıza en yakın villa kiralama seçeneklerinden faydalanabilirsiniz.