Yerli ve yabancı demeden binlerce kişinin ilgisini çeken Likya yolu, 1999 yılından bu yana özellikle yaz mevsimlerinde büyük ilgi görüyor. İnsanın yürürken kendisi ile yüzleştiği, zaman zaman kan ter içinde kalıp pes etmek istediği bu yol günümüzde hala popülerliğini sürdürmektedir. Likya yolu uzunluğu hakkında Wikipedia’da bulunan bilgilere göre bu yol 535 kilometredir. Bu yolu yürüme hızınıza ve trekking deneyiminize göre Likya yolunu baştan sona yürümeniz 25 ila 45 gün sürebilir. Yürüyüşçüler genellikle bu yolda belirli bölümler halinde yürüdükleri için bir anda bitirmek yerine parça parça ilerlemeyi tercih etmektedir.
Likya yoluyla ilgili güncel bilgilere göre yol üzerinde 20’den fazla parkur bulunmaktadır. Deneyimli doğa yürüyüşçüler dışında Likya yolunun tüm parkurlarını bitirmek oldukça zorlayıcıdır. Özellikle tüm parkurları tek seferde yürümek isteyenler için ciddi zorluklarla karşılaşılması mümkün görünmektedir. Likya yolu kaç km diye merak edenler için bu yol 20 parkurda toplamda 535 kilometre uzunluğa sahiptir. Günümüzde yerli ve yabancı turistlerin büyük ilgisini çeken Likya yolu, özellikle çeşitli sosyal medya ünlülerinin bu yolu insanlara tanıtmasından sonra çok daha popüler bir hal almıştır. Likya yolunda yürümeden önce bu yolun haritası ve güzergahı hakkında bilgi sahibi olmak son derece önemlidir.
İnternet ortamında ve sosyal medyada sık sık konuşulan Likya yolu, esasında ciddi yürüyüş performansı gerektiren zorlu etaplara sahiptir. İnternet üzerinden Likya yolu haritası bilgilerine bakıldığında bu yolun güzergahı da net bir şekilde karşımıza çıkıyor. 1999 yılında İngiliz doğa sporcusu Kate Clow tarafından turizme kazandırılan bu yol, o tarihten günümüze yerli ve yabanı yürüyüşçülerin uğrak noktası haline gelmiştir. Özellikle son yıllarda sosyal medyada sık sık adından söz ettiren Likya yolu, çeşitli ünlülerin yürüdüğü bir yol olunca daha geniş kitleler tarafından bilinir hale geldi.
Likya yolunun haritasına bakıldığında bu yolun aslında Teke Yarımadası’nda konumlandığı görülmektedir. Likya yolunun kuzeyinde Burdur’a bağlı Gölhisar ilçesi, güneyinde Akdeniz batısında ise Muğla’ya bağlı Köyceğiz ilçesi yer alır. Likya yolunun doğusunda da Antalya merkez bulunmakta ve genellikle turistler Antalya tarafından başlayarak Likya yolunu yürümeyi tercih etmektedir. Tarihte Likya Uygarlığı olarak bilinen bölge Antalya merkezli olup aynı zamanda eski kaynaklarda Işık Ülkesi olarak da tanımlanmaktadır. Likya yolunu yürümek isteyen genç doğa sporcularının bu yol güzergahı hakkında kapsamlı bilgiye sahip olması gerekir. Aksi halde Likya yolunda deneyimsiz yürüyüşçülerin kaybolma gibi problemler yaşadıkları geçmişten günümüze sık sık karşılaşılan sorunlar arasında yer alır.
Likya yolu rotasına başlamadan önce bölge hakkında bilgi sahibi olmakta fayda vardır. Likya yolunu yürümek isteyen kişiler genellikle daha kolay olduğu için Likya yoluna Fethiye Hisarönü noktasından başlarlar. Bu noktadan başlamak isteyenler için Dalaman Havalimanı üzerinden şehre varmak mümkündür. Likya yolu rotaları herkesin kendi yürüyüş performansına göre tercih edebileceği zorlu parkurlardan oluşur. Bu nedenle Likya yolunu yürürken 20’den fazla etap arasında doğru seçim yapmak önemlidir.
Likya yolu rotasını ilk çizen doğa sporcusu olan Kate Clow adına açılmış Kate Clow Derneği ekibi Likya rotalarını yeniden düzenlemektedir. Sponsorlar ve gönüllü gezginler her sene yürüyüşçüler gelmeden önce Likya yolu rotalarını gözden geçirip olası problemleri ortadan kaldırmaktadır. Likya yolunun patikaları temizlenir ve tabelalar düzenlendikten sonra belediyelerin de desteği ile Likya yolu rotası yürüyüş için muhteşem kondisyona getirilir. Likya yoluna sonradan eklenen güncel rotalar arasında Hoyran, Çıtdibi ve Geyikbayırı gibi rotalar bulunmaktadır. İnternet üzerinden Likya yolu nerede şeklinde aramalar yapanlar için bu yolun üzerindeki rotalar şu şekilde sıralanmaktadır:
Bu parkur Fethiye’den Likya yoluna başlayanların en çok tercih ettiği bir rotadır. Aynı zamanda kısım kısım yürümek isteyenler farklı uzunluklarda ve zorluklardaki Likya yollarından birini tercih edebilir. Günümüzde Likya yolunu birden fazla yürüyen yerli ve yabancı turistler, her seferinde yeni maceralarla karşılaştıkları için her sezon bu deneyimi yaşamaya özen gösteriyor.
Likya yolunu farklı zorluk seviyelerine göre ayıran pek çok etap bulunmaktadır. Bu parkurlar arasında kendi yürüyüş deneyiminiz ve ekipmanlarınıza göre seçim yapabilirsiniz. Likya yolu güzergahı üzerinde yer alan ve farklı uzunluktaki etaplar sayesinde herkes bu muhteşem deneyimi hayal ettiği gibi yaşayabilir. Zorluk seviyesi farklı olan parkurlar arasında seçim yaparken doğa yürüyüşü konusunda ne kadar deneyimli olduğunuzu göz önünde bulundurmanız gerekir. Günümüzde yerli ve yabancı yürüyüşçülerin en çok tercih ettiği Likya yolu etapları arasında şunlar yer almaktadır:
Günümüzde çok popüler olan Likya yolu üzerinde pek çok antik kent bulunmaktadır. Tarihi dokuyu doğa ile birleştiren çok nadir bir güzergaha sahip olan Likya yolu bu yüzden dünya çapında ünlüdür. Doğa sporcuları aynı zamanda tarihi bir bütünlük içinde yürüyüş yapmak istediklerinde Likya yolunu tercih edebilirler. İnternet üzerinden araştırma yapıldığında Likya yolu üzerinde güncel verilere göre 19 adet antik kent bulunmaktadır. Likya yolunu yürüyenlerin etaplarını bu antik kentlere göre ayarladıkları bilinir. Günümüzde Likya yolunda zorlu bir tura çıkan kişilerin karşılaşacağı antik kentler şu şekilde sıralanmaktadır:
Görüldüğü üzere Likya yolu tarih ve doğayı bir araya getiren çok ender yürüyüş yollarından biridir. Uzun olması nedeniyle birbirinden farklı konumlarda bulunan antik kentleri de birbirine bağlayan Likya yolu bu sayede ününe ün katmaktadır. Günümüzde doğa sporcularının ve yürüyüş meraklılarının sık sık ziyaret ettiği Likya yolunda etaplar arasında muhteşem doğa manzaraları ile karşılaşmak son derece basittir. Zorlu bir etabı çıktıktan ve yorulduktan sonra tam da dinlenmek istediğiniz yerde muhteşem bir koy manzarası ile karşılaşmanız hiç şaşırtıcı değildir. Uçsuz bucaksız deniz manzarası eşliğinde ormanlık yolda yürümek isteyenler aynı zamanda parkurları bitirdiklerinde bölgedeki çok ünlü antik kentlere de uğrayabilir. İnternet üzerinde yer alan bilgilere göre Likya yolu üzerinde çok sayıda ünlü antik kent bulunmakta ve turistler tarafından ziyaret edilmektedir.
Likya yolunu yürüyen kişilerin konaklama yapmak için tercih edebilecekleri pek çok seçenek vardır. Likya yolu etapları arasında bulunan köy evleri dışında özel pansiyon ve butik oteller de yürüyüşçüler için büyük fayda sağlıyor. Hem doğa ile iç içe olan Likya yolunu yürümek hem de konaklama sorununu ortadan kaldırmak isteyenler mutlaka bu yürüyüş etabına çıkmadan önce hangi bölgelerde konaklama yapabilecekleri hakkında bilgi sahibi olmalıdır.
Likya yolu çok uzun olduğu için bu yol üzerinde zaman zaman köylerde konaklama yapabilecek konforlu ve kaliteli mekanları tercih etmek sizin için doğru olabilir. Bazı yürüyüşçüler Likya yolunu yürürken kendi çadırlarında konaklamayı tercih etse de bazıları için daha konforlu konaklama alanları öne çıkmaktadır. Bu nedenle kendi yürüyüş rotanıza ve tercihlerinize göre konaklama mekanlarını tercih edebilirsiniz. Likya yolu üzerinde hangi tesislerde konaklama yapabileceğinizi önceden görebilme için web sitemizdeki ilanlara göz atabilirsiniz.
Daha önce Villa Reyonu aracılığıyla kiralık villada tatil deneyimi yaşayan misafirlerimiz muhteşem bir tatil deneyimi yaşıyorlar. Tamamen gerçeği yansıtan villa kiralama yaparak villaların fotoğrafları sayesinde hiçbir sürpriz yaşamadan huzurla tatilin keyfini çıkartabilir, kendinizi evinizin konforunda gibi hissedebilirsiniz.
Türkiye ve dünya üzerinde en fazla bilinen ve tercih edilen uzun mesafe yürüyüş rotalarında olan bu antik yolda yürümek için doğru zamanlama yaşayacağınız deneyimi doğrudan etkiler. Farklı başlangıç rotalarıyla farklı parkurları deneyimleyebileceğiniz Likya Yolu başlangıç noktası Fethiye düşünüyorsanız Fethiye gezilecek yerler konusundaki yazımızı da okumanızı tavsiye ederiz.
Likya Yolu en iyi zaman için kesin bir şey söylemek mümkün değildir. Çünkü yılın her döneminde farklı güzellikler sunarken buna bağlı olarak da her mevsimin getirdiği avantaj ve zorluklar da değişir. Mart ve Mayıs ayları arası yürüyüş için en popüler dönemdir. Havanın ılıman olması, doğanın canlanması ve yolların çiçeklerle bezeli olması bu dönemi ayrı bir şekilde özel kılar. Sıcaklık ne çok yüksek ne de düşük olduğu için uzun etaplar bile konforlu şekilde yürünebilir. Haziran başından Ağustos sonuna kadar ise sıcaklıklar oldukça yüksektir. Özellikle Temmuz ve Ağustos aylarında yürümek, yoğun güneş altında ciddi bir fiziksel efor ve risk oluşturabilir. Bu sebeple de yürüyüş için ya sabah erken saatleri tercih etmeli ya da rotayı daha serin bölgelere kaydırmalısınız.
Sonbahar dönemi de ilkbahar gibi yürüyüş açısından oldukça ideal bir dönemdir. Yazın kavurucu sıcakları geride kalmıştır. Ancak yol yürümek deniz de girmek için uygundur. Aynı zamanda turistik yoğunluk da azaldığı için doğayla baş başa kalma imkânı daha da artar. Kış döneminde ise yürüyüş biraz daha zorlu olabilir. Bölgenin yüksek kesimlerinde yağmur ve zaman zaman da kar görülebilir. Yollar kaygan hale gelirken işaretlemeler zor fark edilir. Bu dönem Likya Yolu ilk kez yürümek açısından uygun olmayıp daha deneyimli yürüyücülere göredir.
İlkbahar ve sonbahar dönemleri hem hava koşulları hem de doğanın sunduğu manzaralar açısından en uygun dönemlerdir. İlkbaharda doğa uyanır, portakal çiçeklerinin kokusu, papatyalarla bezenmiş yollar ve bol oksijen yürüyüşünüzü keyifli kılar. Sonbaharda ise sararan yapraklar ve serinleyen hava sayesinde uzun etaplarda yorulmadan ilerlemek mümkündür. Likya Yolu hava durumu açısından bu iki mevsimde aynı zamanda su kaynakları daha bol olur ve konaklama alanları da açıktır.
Yaklaşık 540 kilometrelik uzunluğuyla Antik Likya Yolu hiçte hafife alınmayacak bir yürüyüş rotasıdır. Bu nedenle yolculuğa çıkmadan önce hem fiziksel hem de zihinsel Likya Yolu hazırlık süreci oldukça önemlidir.
Likya Yolu’nu baştan sona yürümek birkaç hafta sürse de çoğu yürüyüşçü 3 ila 10 günlük etapları tercih ederler. Ancak bu etaplar bile engebeli araziler, dik yokuşlar, taşlı patikalar ve yürüdüğünüz zamana göre hava koşullarına bağlı olarak zorluklar içerir. Dolayısıyla yürüyüşe başlamadan önce doğru şekilde hazırlanmanızı tavsiye ederiz. İlk önce yürüyüş performansınızı artırmalısınız. Bunun için haftada en az 3 gün doğada ya da farklı alanlarda tempolu yürüyüşler yapmanızı tavsiye ederiz. Özellikle de yokuş yukarı ya da yokuş aşağı inişli parkurlar bu yola alışmanızı sağlayacaktır. Ayak bileklerinizi ve dizlerinizi güçlendirecek egzersizlerle denge çalışarak hazırlığınıza devam edebilirsiniz. Hazırlık yürüyüşleri sırasında sırt çantası taşımaya kendinizi alıştırmanızda faydalı olacaktır.
Likya Yolu ilk kez yürüyecekler için de bazı pratik öneriler yapmak istiyoruz. İlk aşmada rotanızı planlamalısınız. Yani kaç gün yürüyeceğinize göre başlangıç ve bitiş noktalarınızı belirlemelisiniz. Örneğin, Fethiye’den başlayıp Faralya’ya kadar yürümek, başlangıç için ideal bir etaptır. Hatta Faralya Köyü doğa yürüyüşü konusunda yazımız da size yardımcı olabilir. Yürüyüşçüler için oldukça fazla Likya Yolu işaretleri bulunur. Yürüyüşünüz sırasında hem bu işaretlemelere güvenmeli hem de harita kullanmalısınız. Rota üzerindeki kırmızı-beyaz işaretler genelde yeterlidir. Ancak yanınızda mutlaka bir rota haritası veya GPS uygulaması bulundurmalısınız. İlk defa yürüyüş yaptığınızda navigasyon kullanarak daha güvenli bir rotada yürümenizi sağlayacaktır.
İlk defa yürüyecekler için bir diğer önemli uyarımız sırt çantanızın hafif olmasıdır. Sadece gerekli malzemeleri yanınıza alın. Yedek kıyafet, su, ilkyardım kiti, güneş koruyucu ve enerji verici atıştırmalıklar bu aşamada yeterlidir. Sadece bu yol için değil her bir yürüyüş rotası için ayakkabı seçimi oldukça kritiktir. Her etapta çeşme ya da su kaynağı olmayabilir. Su taşımak için hazırlıklı olmalısınız.
Likya Yolu ekipmanları seçimi de yürüyüş deneyiminin konforlu, güvenli ve sürdürülebilir olması açısından kritik bir öneme sahiptir. Yanınıza alacağınız her malzeme, yükünüzü artıracağı gibi, doğru seçildiğinde işinizi de kolaylaştırır.
Yolun zemin yapısı oldukça engebeli olup taşlık zaman zaman da toprak patikalardan oluşur. Bu nedenle de ayakkabı tercihi en kritik unsurların başında gelir. Likya Yolu yürüyüş ayakkabısı olarak bilek destekli, su geçirmez ama nefes alabilen, tabanı sert bir yürüyüş ayakkabıları tercih edilmelidir. Daha önce giyilip ayağın alıştığı bir model olması önemlidir. Yeni ayakkabılar, özellikle uzun etaplarda ciddi rahatsızlık verebilir.
Giyim konusunda ise katmanlı giyinmek idealdir. Ter tutmayan içlik, hafif bir polar ve rüzgâr geçirmez bir ceket kombinasyonu, sıcaklık değişimlerine karşı hazırlıklı olmanızı sağlar. Güneşli havalar için şapka, güneş gözlüğü ve UV korumalı kıyafetlerin yanında rüzgârlı veya serin havalar için ise hafif mont ve buff tarzı boyunluklar mutlaka çantanızda olmalıdır.
Rotanın bazı bölümlerinde konaklama tesisleri bulunsa da özgürce kamp yapmak açısından hafif ve dayanıklı bir çadır olmazsa olmazlar arasında yer alır. Mevsime uygun bir uyku tulumu gece konforunuzu artırırken ve sıcak kalmanızı da sağlar. Özellikle ilkbahar ve sonbahar dönemlerinde gece sıcaklıkları 10°C’nin altına inebilir. Likya Yolu kamp malzemeleri arasında mat, kamp ocağı, hafif tencere-tava seti, çatal-kaşık gibi ekipmanlar olması kamp deneyimini kolaylaştırır. Ayrıca kafa lambası, yedek piller, çok amaçlı çakı, su şişesi veya matara ile su arıtma tableti ya da filtresi de çantanızda yer almalıdır. Eğer kamp yapmayı seviyorsanız da Kabak Koyu kamp rehberi yazımız size ilginç bilgiler verebilir.
Yol üzerinde her ne kadar kırmızı-beyaz işaretler bulunsa da teknolojik destek sağlamak ve olası kaybolma durumlarında yön bulmak için oldukça yararlıdır. Likya Yolu navigasyon uygulamaları konusunda çevrim dışı da kullanılabilecek uygulamaları tercih etmenizde fayda vardır. Bu sayede internet bağlantısı olmasa bile rotayı takip edebilirsiniz.
Türkiye’nin ilk uzun mesafe işaretli yürüyüş rotası olan Likya Yolu, 1999 yılında yürüyüşçülerin güvenliği ve yön bulmaları için Kırmızı-Beyaz İşaretleme sistemiyle düzenlenmiştir. Ancak her bir işaret net görünmeyebilir veya zamanla silinebilir. Bu sebeple de Likya Yolu navigasyon kurallarını bilmek oldukça önemlidir.
Antik yol üzerinde sıklıkla göreceğiniz kırmızı-beyaz şeritler, rotanın doğru yönünü gösterir. Taşlar, ağaçlar veya kaya yüzeylerine boyanmış bu işaretler, her 30–50 metrede bir bulunur. İki paralel şerit, yürüyüş yönünü belirtir. Çarpı şeklinde yerleştirilmiş işaretler ise o patikanın yanlış yön olduğunu ifade eder. Hatta bazı bölgelerde tabelalarla mesafe bilgileri de verilir. Bu tabelalar sizi bir sonraki köy, tarihi nokta veya kamp alanına yönlendirir. İşaretlerin solgun veya kaybolduğu yerlerde, mobil haritalar ve uygulamalardan faydalanmak büyük kolaylık sağlayacaktır.
Likya Yolu büyük oranda köylerden ve yerleşim alanlarından geçse de bazı etaplarda saatlerce kimseyle karşılaşmadan da yürünebilir. Böyle durumlarda kaybolmamak ilk önce yola çıkmadan önce rota hakkında temel bilgileri edinmeli ve harita indirmelisiniz. Mümkünse yürüyüşe sabah erken saatlerde başlanmalısınız. Bu şekilde olası aksiliklerde gün ışığından faydalanabilirsiniz. Her kavşakta yön işaretlerinin olup olmadığı kontrol etmeli, işaretsiz alanlarda en son görülen işarete geri dönmelisiniz. Ayrıca gerekirse rota boyunca yerel halktan da yol bilgisi alabilirsiniz.
Likya Yolu, Akdeniz’in büyüleyici manzaraları eşliğinde yürüyüş yapmayı sevenler için dünyanın en etkileyici rotalarından birisidir. Ancak 500 kilometreyi aşan bu uzun yürüyüş rotasında güvenliğinizi sağlamak keyifli bir yürüyüş için olmazsa olmazdır. İster günübirlik, isterseniz de çok etaplı bir yürüyüş planlıyor olun Likya Yolu güvenlik önlemlerini göz ardı etmemelisiniz. Güvenlik açısından yürüyüş öncesinde rota planlaması yapmakta fayda vardır. Yola çıkmadan önce etapların zorluk derecelerini inceleyerek kendi kondisyon seviyenize göre bir rota belirlemelisiniz. Hangi köylerde konaklama yapabileceğinizi, su kaynaklarını ve kamp alanlarını önceden not almak hem zaman hem de enerji yönetimi açısından faydalı olacaktır.
Eğer tek başınıza yürüyorsanız, güncel konumunuzu yakınlarınıza düzenli olarak paylaşmakta fayda vardır. Rotanın her bölgesinde su kaynağı bulunmayabilir. Özellikle sıcak aylarda yürüyorsanız yanınıza yeterli miktarda içme suyu ve kuruyemiş ve kolay bozulmayan yiyecekler bulundurmak acil durumlar için faydalı olacaktır. Yolunun bazı etapları yazın çok sıcak, kışın ise kaygan ve rüzgârlı olabilir. Hava durumunu günlük olarak kontrol etmek ve gerekirse yürüyüşü ertelemek hayati önem taşıyan bir unsurdur.
Lüks Villa KiralamaGeniş Aileye Uygun Villa KiralamaKalabalık Aile VillalarıMil Kazandıran VillalarBalayı Villası KiralamaMuhafazakar Villa KiralamaÇocuk Havuzlu Kiralık VillaJakuzili Villa KiralamaIsıtmalı Havuzlu Villa KiralamaDoğa Manzaralı Villa KiralamaDeniz Manzaralı Villa KiralamaKapalı Havuzlu Villa KiralamaKış Aylarına Uygun VillalarEvcil Hayvan İzinli Villa KiralamaMerkeze Yakın Kiralık VillalarDenize Yakın Villa KiralamaUltra Lüx Villa KiralamaBungalov EvleriTatil VillasıGünlük Kiralık VillaFethiye Muhafazakar Villa5 Kal 4 Öde
MüsaitOpsiyonDolu Günler
Giriş-Çıkış| Özellik |
|---|
Sizi Arayalım
